Murat Aydın, KÖSELER’den Daha Çok Beykozlu
Kişilerin olduğu ve olması gerektiği gibi kentlerin, kurumların da bir kimliği, kültürü olmalıdır. Yaklaşık 5 ay önce Beykoz’a Belediye başkanı olarak seçilen Alaattin KÖSELER’in de tabii ki bir belediyecilik, yöneticilik kimliği olmalıdır.
Örnek vermek gerekirse KÖSELER’in seçim propagandasının en önemli vaadi “Beykoz’u Beykozlular Yönetecek!” söylemi oldu. Daha sonra baktık ki Belediye’ye yöneticiler atarken, İBB’den yapılan atamalar, başkan yardımcıları, müdürler gelmeye başlayınca bu “Beykoz’u Beykozlular Yönetecek” sloganının ne kadar içi boş olduğunu anladık.
“Beykoz’u imara, tapuya kavuşturacağız” söylemine gelince, geçmişten gelen bazı yasalar çerçevesinde belediye başkanı bazı 2-B parsellerinde ve Cumhurbaşkanı ERDOĞAN’ın EK-16 olarak tanımlanan orman vasfını yitirmiş alanların orman dışına çıkarılması yasasıyla birlikte Beykoz’da yaklaşık 700 hanenin tapu alma hakkı günde gündeme geldi. Herhalde KÖSELER bunları kendine mal etmeyecektir. Aslında imar ve mülkiyet meselesi sadece yerel yönetimlerin çözeceği bir konu değildir. Merkezi hükümet ile birlikte çözülecek problemlerdir. Onun için yerel yöneticilerin “Tapularınızı vereceğim” gibi söylemleri aslında sağlıksızdır.
KÖSELER’in belediye başkanı aday adaylığı, adaylığı ve başkanlığı süresince (eğer hala Beykoz’a taşınmadıysa) Beykoz’un dışında oturduğunu biliyoruz. Esasen “Beykoz’u Beykozlular Yönetecek” diyen bir başkanın Beykoz’da oturmayıp, Kadıköy tarafında oturması da manidardır.
AK Parti’nin belediye başkanı Zeytinburnu’ndan gelen Murat AYDIN bile Beykoz Belediye Başkanlığını kazandığında hemen Beykoz’a taşınmıştır. Bu açıdan baktığımızda “Murat AYDIN, Alaattin KÖSELER’den daha çok Beykozludur” diyebiliriz elbette. Örneğin, Beykoz Belediyesi’nde gece bir yangın çıksa KÖSELER, Beykoz’a gelene kadar Belediye binası kül olur.
Bundan yaklaşık 1,5 ay önce KÖSELER, Halk TV’de yayınlanan “Serhan ASKER ile Görkemli Hatıralar” isimli programa çıkmıştı. Program Çubuklu Silolarından canlı yayınlanmıştı. Serhan ASKER’in o günkü konukları arasında KÖSELER’in yanı sıra ünlü belgesel yapımcısı Nebil ÖZGENTÜRK’de yer almıştı. Serhan ASKER’in programda Beykoz ile ilgili sorduğu bazı kısa sorularda KÖSELER, yetersiz kalmış, ancak Nebil ÖZGENTÜRK, KÖSELER’in imdadına yetişerek durumu kurtarmıştır. Allah’tan o gün orada Nebil ÖZGENTÜRK gibi araştırmacı ve entelektüel bir belgeselci vardı da KÖSELER zor duruma düşmekte kurtuldu.
Yahu böylesine önemli bir programa katılırken insan biraz dersini çalışmaz mı? İnsan danışmanlarını sadece siyasi seçmemeli, birkaç danışman da entelektüel, bilgili ve kültürlü olmalıdır. “Beykoz” deyince zaten Google amcadan yazdığında birkaç yer var. Anadoluhisarı Kalesi, Küçüksu Kasrı, Anadolukavağı Yoros Kalesi, Yuşa Tepesi gibi tarihi eserleri bulunan köklü bir İstanbul ilçesidir Beykoz. Ancak bizim belediye başkanımız hiç hazırlanmayarak ekranda sadece boy göstermiş, Beykoz ile ilgili birkaç soruya da boş boş bakarak tepki koymuştur, yazık.
Yazının başında söylediğim gibi kişilerin, kurumların bir kimliği olduğu gibi, bizim belediye başkanımız Alaattin KÖSELER’in de bir belediyecilik kimliği, karakteri olmalıdır. Sayın KÖSELER’in şu ana kadar çizdiği performans, maalesef aldığı oyların hakkını vermemektedir. Umarım bu değişir.
30 Ağustos Zafer Bayramımız Kutlu Olsun.
Kalın sağlıcakla…